Engelli bireylerin sosyal, psikolojik ve fiziksel kabiliyetlerini artırabilmelerine yardımcı olmak amacıyla Aliağa’da hizmete açılan Alia Park Atla Terapi ve Rehabilitasyon Merkezi’nin projesi çalıntı çıktı.
Belediyenin bünyesinde faaliyet gösteren tesisin projesinin Aliağa Belediyesi’ne ait olmadığı, Hüseyin Akar adlı vatandaşa ait olduğu öne sürüldü. İddiaya ilişkin Hüseyin Akar adına açıklama yapan avukatı Hayriye Değirmenci Yadel, konuyla ilgili şunları söyledi:
“Alia Park Atla Terapi ve Rehabilitasyon Merkezi adı ile 24.09.2023 tarihinde açılan tesise ait proje ve uygulama işleyişinin her ne kadar Aliağa Belediyesi, kendisine ait olduğunu iddia etmekte ise de bu projenin gerçek sahibi müvekkilim Hüseyin Akar’dır. Bu proje ve uygulama işleyişi müvekkilin 12 yıllık emeğini kapsamaktadır. Maalesef müvekkilin iyi niyeti suistimal edilmiş ve maddi ve manevi olarak mağdur edilmiştir. Bu gerçek, tüm kamuoyunu ilgilendirdiği için müvekkil samimiyetle bu gerçeği sizlerle paylaşmak istemiştir.
Müvekkilin çocukluğu atlarla geçmiş olup, atlara özel ilgisi ve merakı bulunmaktadır. Müvekkilin eşi de o dönem engelli öğrencilere eğitim veren özel eğitim öğretmeni olduğu için kendisinin de desteğini almıştır.
Müvekkil gerek engelli çocuk ve bireylerin, gerekse diğer tüm bireylerin keyifle vakit geçirebilecekleri, engelli çocukların-bireylerin hippoterapi adı verilen atın çok boyutlu hareketleri ile uygulanan rehabilitasyon yöntemi ve fizik tedavi süreci ile gelişimlerine katkı sağlamayı hedefleyen görsel sanatlar atölyeleri, fizik tedavi ünitesi-merkezi, konuşma ve dil terapisi, toprak ve bahçe terapisi, günlük yaşam atölyesi, hippoterapi için padok ve tek katlı ahır, kafeterya ve günlük yaşam atölyesi, diğer birimler ile çocukların ruhsal gelişimine katkı sağlamayı, ailelerinde birlikte vakit geçirebilecekleri bir tesis kurmak adına 15.05.2012 tarihinde projesini oluşturmuştur. Projesinin teknik-mimari çizimi için Yücel İnşaat Taahhüt Tic Ltd Şti ile anlaşmıştır. Proje son haline 2015 yılında getirilmiştir.
Hippoterapi yöntemini tüm bu unsurlar ile ilk defa bütünleştiren müvekkildir. Müvekkile ait proje özgün nitelikte olup, eser niteliği taşımaktadır. Müvekkil projesine son derece güvenmiş ve inanmış hayata geçirmek adına resmi kurumlara başvuru yaparak gerekli izinleri almak istemiştir. Müvekkilin PONY PARK adını verdiği projesi için müvekkil başvurular yapmaya başlamıştır. Müvekkil ilk resmi başvurusunu 20.07.2013 tarihinde yapmış, bu başvurular devam etmiştir. Müvekkil projesine uygulamak üzere kiralamayı düşündüğü yer hakkında Aliağa Belediye Başkanlığı’na da başvuru yapmıştır, bu başvuruda projesinden ayrıntılı olarak bahsetmiştir.
Proje Aliağa Belediyesi Sayın Belediye Başkanı Serkan Acar’ın kulağına gitmiş ve proje çok beğenilmiştir.
Sayın Serkan Acar ‘projeyi çok beğendiğini, muhteşem bir proje olduğunu, müvekkilin kiralamayı düşündüğü hazine arazisi yerine belediyeye ait arazilerden birine bu projenin yapılabileceğini, proje ve uygulama sisteminin tüm mali ve manevi hakları müvekkile ait olmak üzere tesisin işletim hakkının tamamının hak sahibi olarak müvekkile verileceğini’ beyan etmiştir.
Hatta müvekkil konu hakkında Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü İlim Edebiyat Eserlerine İlişkin telif belgesine de sahiptir.
Müvekkil ilgili Belediye Başkanlığına inanmış ve iyi niyetli duygularla tüm projesini detayları ile paylaşmış, konuya dair mailler iletmiş ve dosyalar ibraz etmiştir.
Müvekkil kamu personeli olmasına rağmen Belediye’ye kadrosunun nakledilmesi teklifi gelmiş, ‘böylece projenin uygulanması sırasında başında durursun, bizzat herkesi eğitirsin’ denilmiştir.
Müvekkil maalesef o tarihte bunun projeyi tüm ayrıntıları ile ele geçirme planının bir parçası olduğunu anlamamıştır.
Müvekkil gerçekten de tüm ayrıntıları ile elindeki bilgi ve belgeleri Aliağa Belediyesi yetkileri ile paylaşmıştır.
Müvekkile projenin hayata geçileceği beyan edilerek yıllarca oyalanmasına ve vakit kaybetmesine sebebiyet verilmiştir.
2021 yılında halen projenin hayata geçmemesi nedeniyle müvekkil tek başında bunu gerçekleştireceğini beyan ettiğinde, müvekkile ‘proje senin, sen istediğin ekibi kur, projenin mali ve manevi tüm hakları senin, biz uygulamayı yapacağız, tesisi işletme hakları sende olacak, bizim için de sosyal bir proje olacak’ denilmiştir. Müvekkil iyi niyetli olarak Belediye’deki görevinden ayrılmış ve kendine yapılacak tesiste çalışmak üzere bir ekip kurmuştur. Müvekkil tesise ait çalışmaları yönlendirmiş ve bilgisini daima aktarmıştır. Tesis en sonunda Alia Park Atla Terapi ve Rehabilitasyon Merkezi adı ile 24.09.2023 tarihinde açılmıştır.
Aliağa Belediyesi tarafından projenin tüm ayrıntıları müvekkilden alındıktan ve tesis açılma safhasına gelmesinden sonra müvekkil ile olan tüm irtibat sonlandırılmış ve müvekkil mağdur edilmiştir.
Projenin sahibinin müvekkil olduğu hiçbir yerde açıklanmadığı gibi, müvekkilin projeden doğan tüm mali ve manevi hakları ihlal edilmiştir.
Müvekkil esaslı şekilde maddi ve manevi zarar içindedir. Müvekkilin 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’ndan doğan hakları ihlal edildiği gibi, TTK haksız rekabet hükümleri gereğince markasal hakları da ihlal edilmiştir.
Konu hakkında tarafımızca yetkili Mahkemeye başvuru yapılarak delil tespiti talep edilmiş ve yapılan keşif ile bilirkişi heyeti raporu söz konusudur.
Müvekkilin haklılığı ispat edilmiş olup, konu hakkında yargı sürecimiz devam edecektir.”
Kendisi ise bu projeyi sosyal bir proje olarak gördüğünü ve döneminde yapılacağı için etkin bir prestij unsuru olduğunu beyan etmiştir.
2012 tarihinden itibaren müvekkilin üzerinde çalıştığı mimari proje son haline 16.10.2015 tarihinde getirilmiş olup, müvekkil Aliağa 2. Noterliği kanalı ile HİPPO TERAPİ KOMPLEKSİ PROJESİ (proje sunumu) dosyası ve mimari projeyi 28.02.2017 tarihinde tasdik ettirmiştir.