Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

11 ARALIK DÜNYA DAĞ GÜNÜ İZMİR’DE KUTLANDI, ÖNEMLİ MESAJLAR VERİLDİ

Bilindiği üzere, 11 Aralık Dünya Dağ Günü. Dağların insanlık için taşıdığı hayati önemi anımsamak ve bu konuda toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla 11 Aralık Dünya Dağ Günü, dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de kutlanmaktadır.

Bilindiği üzere, 11 Aralık

İzmir Kent Konseyi Afetler Çalışma Grubu, geçen yıl olduğu gibi, bu yıl da Dünya Dağlar Gününde oldukça anlamlı bir etkinliğe imza attı. İzKK, DEÜ, Dağlık Alanların Sürdürülebilirliği ve Yönetişimi Derneği, İZ-AFED, JMO İzmir Şubesi paydaşlığında yapılan ve DEÜ Rektörlüğü (DESEM) Salonunda yapılan bu yıl ki etkinliğin sunuculuğunu İzKK Afetler Çalışma Grubu üyesi Handan Aşan, moderatörlüğünü ise DEÜ Afet Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özlem Çakır yaptı.

Etkinliğin açılış konuşmalarını İzmir Kent Konseyi Başkanı Av. Nilay Kökkılınç ve İzmir Kent Konseyi Afetler Çalışma Grubu kolaylaştırıcısı Prof. Dr. Zerrin Toprak Karaman yaptılar. Aynı zamanda Dağlık Alanların Sürdürülebilirliği ve Yönetişimi Derneğinin de yönetim kurulu başkanı olan Prof. Dr. Zerrin Toprak Karaman, günün anlam ve önemine yönelik konuşmasını yaparak, toplantıya katılanlara teşekkür etti.

Prof. Dr. Zerrin Toprak Karaman;

Türkiye topraklarının %74,63 oranıyla bir dağlık alan ülkesidir. Türkiye
topraklarının %50’sinin 1000 metre, 2/3’ü ise 500 metrenin üzerinde ve ortalama
yükseltisinin ise Asya Kıtasından fazladır.
Her dağlık alan jeolojisi, ekolojisi, sosyo ekonomisi ve kültürel özellikleriyle
birbirinden farklıdır ve bunu doğanın içinde zamanda ve mekânda derinleşerek
gözlemlemek jeoloji mesleğinin en güzel yönlerindendir. Dağ belki çok küçük bir
kelime olsa da büyük bir jeolojik fenomen ve enerjidir. Enerjinin bir kısmı
güzelliklerde saklıdır. Ancak bir bölümü afet riski olarak karşımıza çıkar. Sonuçta
her dağlık alan için kendi özgün koşullarıyla uyumlu risk azaltma ve arazi kullanım
modellerinin katılımcı bir şekilde geliştirilmesi gerekir.


Coğrafyada dağlar uluslararası literatürde öteden beri incelenen ve önemi giderek
artan bir konudur. Türkiye’de de az sayıda disiplinlerarası çalışma bulunmaktadır.
Coğrafya ve dağ odaklı turizm ilişkileri günümüzde farklı konularla ilişkilendirilerek
geliştirilmektedir. Dağlarımız kullanım çeşitlilikleriyle dikkat çekmekte ve
kalkınmanın önemli araçlarından biri olarak değer kazanmaktadır. Doğadan ve
insandan kaynaklanan; şiddetli sıcak, şiddetli soğuk, şiddetli rüzgârlar ve fırtınalar,
kuraklık, kaya düşmesi, heyelan, yangın, terör vb sorunlar yumağı ile dağların
birlikte anılmaması için “dağlık alan planlaması ve dağlık alan yönetimi” konusunun
bir kamu politikası haline getirilmesi gerekliliği, örgütlenme yapılanması ve dağlık
alanların güvenliği konusunda eylem planı çalışması yapılması gerekmektedir.

Dağlar eteklerinden başlamak üzere giderek daha da artan oranda yerleşime
açılmaktadır. Bir taraftan iklim değişiklikleri ve bir taraftan da dağlara yönelen
nüfus baskısına rağmen, Türkiye’de dağlık alan yönetimine ve strateji planlamasına
yönelik resmi belgesi bulunmamaktadır. Oysaki dağlık alan yönetimi; sürdürülebilir
toplum ve sürdürülebilir kaynak yönetimi bir başka ifadeyle gücünü bozulmamış
doğal çevreden alan toplum kalkınması gibi önemli konularla yakından ilişkilidir.
Dünyada karşılaşılan meteorolojik karakterli doğal afetler, Türkiye’nin farklı
bölgelerini de değişik boyutlarda etkilemektedir. Dünya risk değerlendirmeleri
çalışmaları gerek insan gerekse doğa kaynaklı afet tiplerine göre durum analizi
rakamlarını her yıl paylaşmaktadır. Gelen değerler hiç de iç açıcı olmayıp, Türkiye
için risk yüzdeleri artış göstermektedir.


Uluslararası Dağ Günü 2024 /International Mountain Day(IMD) de 11 Aralık 2024
tarihinde bütün dünyada kutlanacaktır. Uluslararası Dağ Günü 2024 yılı teması
yenilikçi çözümlere odaklanmayı, adaptasyon stratejilerini teşvik etmeyi ve
sürdürülebilir bir gelecek için gençleri güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Yenilikçilik,
karmaşık dağlarla ilgili sorunları ele almak için olmazsa olmazdır. İzleme ve koruma
için dijital çözümler gibi teknolojik ilerlemeleri ve iklim açısından akıllı tarım ve
geçim kaynakları, kaynak yönetimi ve finansmana yönelik yeni yaklaşımlar gibi
yaratıcı sorun çözme yöntemlerini kapsamaktadır.