Nöbetçi Eczaneler
İzmir eski Büyükşehir Belediye Başkanı Yüksel Çakmur, CHP İzmir İl Başkanlığı’nda dün yaptığı basın açıklamasının yanlış anlaşıldığına dikkat çekerek, “Önümüzdeki yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir belediye başkanlığına aday adaylığım söz konusu değildir” dedi.
CHP İzmir eski Büyükşehir Belediye Başkanı Yüksel Çakmur, dün CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nu ziyaret etmiş. ziyaret sonrasında ise basın açıklamasında bulunmuştu.
CHP İzmir İl Başkanlığı’nda yaptığı basın açıklamasında, ön seçim vurgusu yapan Çakmur, “Canımla, başımla sonuna kadar ön seçim olursa sonuna kadar varım” demişti.
Eski Başkan Çakmur, bugün yaptığı yazılı açıklama ile dünkü basın açıklamasının yanlış anlaşıldığına dikkat çekerek, “Önümüzdeki yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir belediye başkanlığına aday adaylığım söz konusu değildir” dedi.
İşte o açıklama:
“Geleceğimizin en önemli güvencesi olan Cumhuriyetin, demokrasinin, laikliğin ve özgürlüğümüzün büyük bir tehlike altında olduğu bu dönemde, en sonuncusu Cumhuriyet Halk Partisi İzmir il merkezinde olmak üzere, son dönemde yaptığım konuşmaların olası bir yanlış anlaşılmaya sebebiyet vermemesi için bir açıklama yapma gereği duydum.
Son günlerde, çeşitli sosyal medya platformları ve internet haber portallarında belirtildiğinin aksine önümüzdeki yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir belediye başkanlığına aday adaylığım söz konusu değildir.
Yaşamım boyunca sürdürdüğüm demokrasi mücadelesini bundan sonra da aynı kararlılıkla sürdüreceğimi belirtmiş olmam, demokratik kazanımları öncelikle partimiz içerisinde kurumsallaştırmak gerektiğine olan inancım ve bunun aracı olarak tüm üyelerin katılımı ve yargı güvencesinde bir önseçim yapılması gerekliliğini dile getirmem bir adaylık açıklaması olarak anlaşılmıştır. Oysaki mücadelemin bir makama aday olmakla ilgisi yoktur.
Demokrasi belli şartlar oluşuncaya kadar rafa kaldırılabilecek, zaman darlığı gibi gerekçelerle ertelenebilecek bir anlayış değildir. Cumhuriyet tarihimiz içinde bu türden yanılgılara pek çok kez düşüldü ve sonuçları her zaman çok ağır oldu. Tek isteğim, önce partimizin içinde ve ardından tüm Türkiye’de demokrasi kültürünü ve kurumlarını yeniden, vazgeçilmez ve geri dönüşü olmayan bir ilke olarak başat kılacak kolektif bilincin oluşmasıdır.
Cumhuriyeti kuran partimizin, bu topraklarda demokrasiyi de yeniden yeşertecek bir güç olabileceğine inançla, halk için ve halkla beraber bu mücadeleyi yürütmeye devam edeceğim”