HAK-İŞ Konfederasyonu İzmir İl Başkanı Gültekin ŞİMŞEK, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin
44’üncü yıl dönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu:
“Demokrasilerde darbe ve antidemokratik müdahalelere yer yoktur. 100. yılını büyük bir gururla
kutladığımız Cumhuriyet tarihimizde, demokrasimiz maalesef darbelerle kesintilere uğramış, sayısız darbe
girişimi ile karşı karşıya kalınmıştır. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak 48 yıllık onurlu tarihimizde, 12 Eylül
askeri darbesine, 28 Şubat darbesine, 27 Nisan ‘e-bildirgesine’, 15 Temmuz Türkiye’yi işgal ve hain darbe
girişimine, siyasi parti kapatmalarına karşı çıkmanın, her zaman demokrasiden ve özgürlüklerden yana tavır
almanın haklı gururunu yaşıyoruz.
Yakın tarihimizde yaşadığımız 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı demokrasiye sıkı sıkıya bağlı olan
HAK-İŞ, bütün teşkilatı ile birlikte olayın anlaşıldığı ilk dakikalardan itibaren sokaklara çıkmış, tanklara;
silahlara karşı göğsünü siper etmiş, bu uğurda şehit ve gaziler vermiştir. Milletimiz büyük bir demokrasi
mücadelesi vermiş, demokrasiye olan inancını çok net bir şekilde ortaya koymuştur.
Darbelerin ve ekonomik krizlerin en büyük mağduru, alın teriyle ve el emeğiyle ekmeğini kazanan
çalışanlar olmuştur. Darbe ve ardından yaşanan kriz dönemlerinde kamu ve özel sektör dahil olmak üzere
ülkemiz ekonomik anlamda dar boğaza girmiş, milli gelir ve büyüme hızı düşmüş, işsizlik oranlarında önemli
ölçüde artış yaşanmıştır. 12 Eylül döneminde 30 bin civarında işçi işten çıkarılmış, 5 Nisan 1994 krizinde 500 bin
işçi, 2001 krizinde 450 bin esnaf ve işçi işini kaybetmiştir. Darbe dönemlerinde emek hareketi büyük zarara
uğramış, emek hareketinin önü kesilmiş, darbeyle işçilerin örgütlenmesinin önüne büyük engeller konulmuş,
işçilerin ekonomik ve sosyal kazanımlarına engel olunmuştur.
12 Eylül darbesi sendikal harekete de ağır darbe vurmuş, sendikal yasalar ve toplu sözleşme düzeni
tasfiye edilmiş, çalışanların ikramiyeleri sınırlandırılmış kıdem tazminatı hakkı talan edilmiş, kısacası demokrasi
ile elde ettiğimiz kazanımlarımız 12 Eylül de yok edilmiştir.
Konfederasyonumuz HAK-İŞ de kuruluşundan kısa bir süre sonra, henüz mücadelesinin başındayken 12
Eylül engeliyle karşılanmıştır. Milli Güvenlik Konseyi’nin 8 nolu kararıyla HAK-İŞ’in faaliyetleri durdurulmuş
kapısına mühür vurulmuş, banka hesaplarına ve mal varlıklarına el konulmuştur.
HAK-İŞ olarak, Cumhuriyetimizin 100. yılını geride bıraktığımız şanlı demokrasi tarihimize kara birer
leke olarak düşen antidemokratik müdahalelerle bütün boyutlarıyla hesaplamasını son derece önemsiyoruz. Bu
hesaplaşma yapılırsa, bir daha hiçbir kişi, kurum ya da topluluk darbe ya da darbe girişimine tevessül
edemeyecektir.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, Türkiye’nin ikinci yüzyılının demokrasimizin daha da güçlendiği,
demokratik hak ve özgürlükleri daha da geliştiren ve güçlendiren yeni bütünsel bir sivil Anayasa ile
taçlandırılmasını temenni ediyoruz. HAK-İŞ, geçmişten bu yana darbe ürünü 1982 Anayasasına itiraz etmiştir.
1982 Anayasası, zaman içinde yapılan kimi değişikliklere rağmen 12 Eylül Darbesinin ruhunu üzerinden
atamamıştır. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, insanı ve emeği merkez alan, sivil, demokratik, katılımcı, çoğulcu
ve özgürlükçü nitelikte yeni ve tam bir anayasa çalışmasını Türkiye’nin temel ihtiyacı olarak görüyoruz.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, 12 Eylül askeri darbesinin 44’üncü yıl dönümünde, bütün darbeleri ve
antidemokratik müdahaleleri reddediyor, bütün darbecilerden hukuk çerçevesinde hesap sorulmasını, darbe ve
darbe girişimlerinin mimarlarının yargı önünde hesap vermesini ve bu dönemlerde yaşanan mağduriyetlerin
giderilmesini istiyoruz.”
“DARBELERİ VE BÜTÜN ANTİDEMOKRATİK MÜDAHALELERİ REDDEDİYORUZ”
HAK-İŞ Konfederasyonu İzmir İl Başkanı ve HİZMET-İŞ Sendikası İzmir Şube Başkanı Gültekin
ŞİMŞEK, demokrasilerde darbe ve antidemokratik müdahalelere yer olmadığını belirtirken, “HAK-İŞ olarak,
12 Eylül 1980 darbesi başta olmak üzere darbe ve bütün antidemokratik müdahaleleri reddediyoruz.
Türkiye’nin ikinci yüzyılının demokrasimizin daha da güçlendiği, demokratik hak ve özgürlükleri daha da
geliştiren ve güçlendiren yeni bütünsel bir sivil Anayasa ile taçlandırılmasını temenni ediyoruz” dedi.