EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, “Sanayicilerimizin yüksek işgücü ve finansman maliyetleri yanında enerji maliyetlerindeki olası artışı taşıyabilmesi oldukça zordur. Enerji girdilerine zam yapılması yerine kayıt dışı işlemlerin azaltılarak vergi tabanının genişletilmesi ve böylece vergi hasılatının artırılması, enflasyonla mücadelede daha etkili bir uygulama olacaktır. Döviz ihtiyacımız oldukça fazladır ve bunun en önemli kaynağı ihracattır. Dolayısıyla eksik değerlenen değil, gerçekçi değerlenen bir döviz düzeyi gerekiyor” dedi.
şletilmesi ve böylece vergi hasılatının artırılması, enflasyonla mücadelede daha etkili bir uygulama olacaktır. Yine arazi rantları ile finansal rantların da makul düzeyde vergilendirilmesi sürece, yani enflasyonla mücadeleye olumlu katkı yapacaktır. Enflasyonla mücadelede para politikası imkanlarının önemli ölçüde kullanılmış olması, maliye politikası araçlarının önemini artırmıştır. Bu nedenle kayıt dışı ile mücadele, rantların etkin olarak vergilendirilmesi yoluyla vergi gelirlerinde artışın ve özellikle de kamu harcamalarındaki artışın kontrol altına alınması, enflasyonla mücadelede enflasyonu körükleyecek enerji zamları yerine tercih edilmelidir” ifadesini kulandı.
Gerçekçi değerlenen döviz
Sürece ilişkin kur faktörüne de değinen Yorgancılar, “Enflasyonla mücadelede gerçek ve kalıcı başarı kurları düşük tutarak sağlanamayacak; çok kez kullanılan bu yöntemin sonucunda yüksek cari açık oluşacak ve eninde sonunda kur artışı yoluyla yeniden enflasyonist süreç yaratacaktır. Döviz ihtiyacımız oldukça fazladır ve bunun en önemli kaynağı ihracattır. Bu nedenlerle uzun vadeli istikrar açısından döviz kurlarını düşük tutmanın anti-enflasyonist etkisinden değil, ihracatı zorlaştırmaması etkisinden faydalanılması daha uygun olacaktır. Bu nedenle eksik değerlenen değil, gerçekçi değerlenen bir döviz düzeyi gerekiyor” diye konuştu.