İnovasyondaki potansiyelimizi zirveye taşıyoruz
Küresel İnovasyon Endeksi’ni yorumlayan TOBB Patent ve Marka Vekilleri Meclis Başkanı ve Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, “Türkiye’nin üst sıralara yükselmesi, inovasyon ekosisteminin güçlendiğini ve fikri ve sınai mülkiyetin değerinin anlaşıldığını gösteriyor. Bu, yalnızca teknoloji ve Ar-Ge yatırımlarının artışıyla değil, aynı zamanda girişimcilik kültürünün de gelişmesiyle mümkün oldu. Çalışmalarımız, Türkiye’nin güçlü bir yenilik ekosistemi oluşturma konusundaki azmini ortaya koyuyor. Her yıl inovasyondaki potansiyelimizi zirveye taşıyoruz. Geldiğimiz konum gurur verici. İnsan sermayesi, Ar-Ge, altyapı, finansal destek, dijital dönüşüm, üniversite-sanayi iş birlikleri çıktılarıyla 11 yılda 31 basamak yükselerek üst orta gelir grubu ülke ortalamasının üzerinde yer alıyoruz” açıklamalarında bulundu.
Yamankaradeniz, “Türkiye’nin inovasyon alanında önemli bir ilerleme kaydetmesini sağlayan önemli faktörler var. Özel sektör ve devletin araştırma ve geliştirme harcamalarını artırması, yenilikçi projelerin sayısını artırırken, start-up’lar ve girişimciliği destekleyen programların sayısının artması, yeni fikirlerin hayata geçirilmesini teşvik etmektedir. Yabancı üniversiteler ve araştırma kurumlarıyla yapılan iş birlikleri, bilgi ve teknoloji transferini sağlıyor. Dijital dönüşüm ve yeni teknolojilerin benimsenmesi, verimliliği artırmakta ve yenilikçi çözümler üretilmesine olanak tanımaktadır.” dedi.
“Hedefimiz, inovasyona dayalı büyüme olmalı”
Türkiye’nin rekabet gücünü artırması, sürdürülebilir büyüme göstermesi, istihdam yaratabilmesi, uluslararası pazarda yer bulması ve ekonomik bağımsızlığını artırması için inovasyona dayalı bir büyüme modelini benimsemesi gerektiğini vurgulayan Yamankaradeniz sözlerini şöyle tamamladı: “Ekonomik kalkınmanın ve gelişmişliğin temelinde yaratıcı yenilikçi fikirler, buluşlar, tasarımlar var. Global piyasalarda rekabet edebilmek için inovasyon, ürün ve hizmetlerin kalitesini artırmalıyız. Dünya genelinde teknolojik gelişmeler ve dijitalleşme hızla ilerliyor. Türkiye’nin bu trendlere ayak uydurması, uluslararası pazarda yer bulmasını kolaylaştırmaktadır. İnovasyon, hiç şüphesiz ekonomik büyümeyi sürdürülebilir kılmak için yeni sektörler ve iş alanları yaratmakta. Bu da uzun vadeli ekonomik istikrar demektir. İnovasyona dayalı bir yaklaşım ayrıca yerli üretim ve yerel sorunlara yenilikçi çözümler geliştirilmesini de teşvik eder. Bu da ekonomik bağımsızlığı artırır. Sosyal sorunlara ve çevresel sorunlara çözümler sunarak toplumsal faydayı artırmak inovasyonla mümkündür. Bu da ülkemizin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılmasına katkıda bulunmaktadır. Kısacası, Türkiye’nin inovasyona dayalı bir büyüme modeli benimsemesi, ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan uzun vadeli bir fayda sağlayacaktır. Bu başarıyı sürdürmek ve daha da ileriye taşımak için, yenilikçi fikirlerin desteklenmesi ve fikri mülkiyetin korunması konusunda sürekli çaba gösterilmesi kritik öneme sahip. Fikir üretenleri desteklerken bir taraftan da o fikirleri koruyacak politikalar üretmek zorundayız. Ancak bu şekilde inovasyonlar ve üretilen teknolojiler ile ortaya çıkan ürünün de korunabilmesi mümkün oluyor”
Buca Belediye Başkanı Görkem Duman, Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi’nin 102. yıl dönümünde mübadilleri ağırladı.
Çeşme belediye başkanı Lal Denizli, Yuvamız Çeşme Ovacık Çocuk Etkinlik Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Foça’da Tarımsal Kalkınma ve Süt Üretim Kooperatiflerinin yöneticileri…
İzmir Bornova çevre yolunda, bir otobüs şoförünün emniyet şeridini kullanarak diğer araçları sıkıştırması, vatandaşların tepkisini…
İZBAN hattında bir arıza nedeniyle Bayraklı İstasyonu’nda trenin içinde yolcular uzun süre bekledi.
İzmir Bayraklı Onur Mahallesi'nde meydana gelen kazada, PTT'ye ait bir araç yokuşta dönüş almaya çalışırken…