İzmir Ticaret Borsası (İTB) Mayıs Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda, Kurban Bayramı’na ilişkin açıklamalarda bulunan Tuncer, “Kurbanlık fiyatları değişkenlik gösteriyor ve makas açılıyor” dedi, Tarımdan turizm e bir çok konuya da değindi
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Mayıs Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Ticaret Odası (İZTO) Meclis Salonu’nda, Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer yönetiminde gerçekleştirildi. Meclisin bu ayki gündeminde kurbanlık fiyatları, Argo-Turizm(Tarım turizmi), Yüksek gıda enflasyonu ele alınırken, toplantının açılış konuşmasını yapan İTB Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer, “Yetiştiricilik maliyetleri ve nakliyenin oldukça yüksek olduğu bir ortamda üretime devam eden ve kırmızı etin sürdürebilirliğine katkıda bulunan tüm besicilerimizi canı gönülden tebrik ederim. Tabi işin içine değişken maliyetler girince doğal olarak kurbanlık fiyatları da değişkenlik gösteriyor ve makas açılıyor. Fiyatların belirlenmesinde bölgeler, hayvanların yaşı, cinsi ve besi durumu önemli faktörler arasında” diye konuştu. Toplantıda gıda enflasyonuna değinen İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Uçak ise “Yıl sonuna kadar 80 bin ton ihracat izni verildiğini düşünürsek bu, sektörün son iki yıl ortalamasına göre ihracat kapasitesinde yüzde 50-60 civarında bir daralma anlamına geliyor. Kabaca hesaplandığında, bu kararın ihracat gelirinin azalmasına etkisi 400-500 milyon dolar civarında olacak” bilgisini verdi.
SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZMİN ÖNEMLİ BİR PARÇASIDIR
Tarım ve turizmin birbirinden ayrı tutulmaması gerektiğine değinen Tuncer, yapması gerekenin iyi bir model kurarak tarım ve turizmi ilişkilendirmek ve tarım turizminin potansiyelini ortaya çıkarmak olduğunu belirtti. Tuncer, “Yazın kendini göstermeye başladığı bu günlerde turizm sezonunun nasıl geçeceği ve fiyat artışlarına rağmen 2024 yaz dönemi turizm performansının ne olacağı merak konusu. Turizmde Türkiye markası biliniyor olsa da potansiyelimizin önemli bir kısmını kullanamadığımızı düşünüyorum. Örneğin, Akdeniz ve Ege gibi yaz turizmi açısından çok değerli olan iki bölge, aynı zamanda tarım sektörü açısından da stratejik öneme sahip. ancak, iki sektörün birbiriyle arasındaki ilişki gıda arz zinciriyle sınırlı kalıyor. Yani turizm sezonunda gıdaya olan talep artıyor ve tarım sektörü bu noktada tedarikçi konumunda hizmet veriyor. Tek taraflı bu ilişkiyi karşılıklı ilişki durumuna çevirmek mümkün. Yapmamız gereken iyi bir model kurarak tarım ve turizmi ilişkilendirmek ve tarım turizminin potansiyelini ortaya çıkarmak. Agro-Turizm yani tarım turizmi, sürdürülebilir turizmin önemli bir parçasıdır. Kırsal bölgelerin ekonomik kalkınmasına katkısının yanı sıra, sosyal açıdan dinlendirici ve tedavi edici, çevresel açıdan eğitici özellikler içeren zirai, ekolojik ve kültürel ürünlerin karışımından meydan gelmektedir. Agro-Turizm modelini kurarken üç şeye odaklanmalıyız: Destinasyonda ziyaretçinin göreceği bir şey olmalı, ziyaretçinin yapabileceği bir şey olmalı ve en önemlisi ziyaretçinin alabileceği bir şey olmalı. Örneğin; çiftlik gezileri ve eğitim programları, ürün hasadı ve toplama, çiftlik evlerinde konaklama, yerel yemek ve gastronomi deneyimleri, doğa aktiviteleri, festival ve şenlikler, çocuklar için eğitici programlar yapılabilecek en temel faaliyetler arasında. Bu tür faaliyetler, hem yerel halkın gelir kaynaklarını çeşitlendirir hem de ziyaretçilere benzersiz ve otantik deneyimler sunar” diye konuştu.
MAKAS AÇILIYOR
Kurban Bayramı’na sayılı günler kala, kurbanlık piyasasıyla alakalı güncel bilgileri paylaşan Tuncer, değişken maliyetlerin, kurbanlık fiyatlarını da etkileneceğine vurgu yaparak “ Kurbanlık vasfı taşıyan hayvan sayımızın yeterli miktarda olduğunu söyleyebilirim. Ülke genelinde tüm illerimize kurbanlık sevkiyatları devam etmektedir. Yetiştiricilik maliyetleri ve nakliyenin oldukça yüksek olduğu bir ortamda üretime devam eden ve kırmızı etin sürdürebilirliğine katkıda bulunan tüm besicilerimizi canı gönülden tebrik ederim. Tabi işin içine değişken maliyetler girince doğal olarak kurbanlık fiyatları da değişkenlik gösteriyor ve makas açılıyor. Fiyatların belirlenmesinde bölgeler, hayvanların yaşı, cinsi ve besi durumu önemli faktörler arasında. Bu yıl güncel kurbanlık fiyatları canlı kilogramda dana 230-270 TL, düve 210-260 TL, koç 200-300 TL, koyun 150-240 TL ve keçi 200-240 TL bandında değişkenlik gösteriyor. Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla birlikte reel fiyatların arz ve talep durumuna göre oluşması beklenmektedir” dedi.
İHRACAT KAPASİTESİNDE YÜZDE 50-60 CİVARINDA DARALMA
Toplantıda konuşan İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Uçak ise bazı gıda ürünlerine getiren ihracat yasağı ve kısıtlaması nedeniyle, işletmelerin büyük bir ekonomik maliyetle karşı kaşıya olduğunu ve ciddi zarara uğradığını belirtti. Dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen yasak ve tavuk etinin, bütün ve parça dahil olmak üzere ihracatının 1 Mayıs 2024 tarihinden 31 Aralık 2024 tarihine kadar, aylık bazda azami 10 bin ton, toplamda ise bu yıl sonuna kadar 80 bin ton olacak şekilde sınırlandırıldığı, aktaran Uçak, “Bu kararın nedeninin ise 2024 yılının ilk aylarında tavuk eti fiyatlarındaki artış hızının olağan piyasa şartlarının dışına çıkması ve olağan fiyatlama davranışlarının bozulması olduğu ifade edildi. Ülkemizin kanatlı et ihracatının 2022 ve 2023 ortalaması miktar olarak 520 bin ton, döviz geliri olarak ise 850 milyon dolar. Çok büyük bölümü tavuk ve horoz etinden oluşan bu ihracatın ortalama yüzde 60’ı Irak pazarına yapılıyor. Bu yılın ilk dört ayındaki ihracatımız ise 68 bin ton. Nisan ayını da tahmini olarak dahil ettiğimizde ihracata kısıtlamanın getirildiği mayıs ayına kadar 100 bin ton civarında bir ihracat gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Yıl sonuna kadar 80 bin ton ihracat izni verildiğini düşünürsek bu, sektörün son iki yıl ortalamasına göre ihracat kapasitesinde yüzde 50-60 civarında bir daralma anlamına geliyor. Kabaca hesaplandığında, bu kararın ihracat gelirinin azalmasına etkisi 400-500 milyon dolar civarında olacak” dedi.