Kadın çiftçilerimiz, “üretim” ve “bereket”in simgesidir.

Bununla beraber tarımdaki temel sorunlardan ve sosyal sorunlardan en fazla kadın çiftçiler
etkilenmektedir. Kadın çiftçilerimiz; eğitimde, ücretlerde, mal sahibi olmada, sosyal güvenlik
sistemine girmede erkeklerin oldukça gerisinde kalmaktadır. Üretim her aşamasında
fazlasıyla olmalarına rağmen kadın çiftçilerimizin belli başlı alanlarda söz hakkı sınırlıdır.
Özellikle elde edilen gelirin kullanılması konusunda kadın çiftçilerimizin adı yok gibidir.
Tarımdaki sorunların başında üretimden kopuşlar gelmektedir. Çiftçi aileler tarımda alın
terinin karşılığını alamamak ve tarımsal üretimde gelecek görememek gibi nedenlerden
dolayı tarımsal üretimden uzaklaşmaktadır. Tarımsal üretimden kopuşlar, beraberinde, gıda
güvencesi ve gıda egemenliği sorunlarını gündeme taşımaktadır. Tarımsal üretimden kopuş,
aynı zamanda, kadim tarım bilgisinin unutulması veya bilgi zincirinin halkasının ortadan
kalkması anlamına gelmektedir. O nedenle kadın çiftçilerimizi tarımda ve üretimde
tutabilmek, tarımımızın geleceği için yaşamsal önem taşımaktadır. Kadın çiftçilerin kırsalda
yaşamaya devam etmesi, ailelerin de devam etmesini kolaylaştırmaktadır. Dolayısıyla kadın
çiftçilerimizin tarımdan kopuş nedenleri iyice ortaya konduktan sonra çözümler için gerekli
politika, yol ve uygulamalar hayata geçirilmelidir.
Kadın çiftçilerimiz; anne, eş, mevsimlik işçi, bakıcı, ev kadını gibi görev ve rollerinin yanı sıra
tarımsal üretimin tam ortasındadır. Tam anlamıyla “üretici” olan kadın çiftçilerimizin
tarımdan uzaklaşması onu “tüketici” konumuna taşıyabilmektedir. “Üretkenlikten
tüketkenliğe geçiş” ile aile gelir elde etmekte zorlanmaktadır. Aynı zamanda kadının
üretimden uzaklaşması ülke kalkınmasının yavaşlamasına neden olmaktadır. O halde ülke
kalkınması için kırsal kalkınma ve kadın çiftçilerin üretken varlığı kilit taşı görevi
görebilmektedir. Kırsal kalkınmayı öncelikli hale getirmek ve kırdaki kadınlarımızı geliştirerek
üretimde tutmak, ülke tarım ve gıda sektörlerinin geleceğini çok yakından etkileyecektir.
Tarım ve Gıda Etiği Derneği Yönetim Kurulu olarak; “üretim” ve “bereket”in simgesi kadın
çiftçilerimizin koşullarının çağdaş seviyeye çekilmesi ve onların üretimde tutulmasının
yollarının aranmasının gerekliliğini bir kez daha vurgulamak isteriz ve de insanı, kurdu kuşu
doyurmaya ısrarla devam eden kadın çiftçilerimizin 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Gününü
içtenlikle kutlarız.