İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Konak’ta yağmur suyu hatlarında biriken ve kirlilik içermeyen suların denize deşarj edilmesine ilişkin görüntüler üzerinden yürütülen dezenformasyon çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu.
– Başkan Dr. Cemil Tugay, “Kesin olan şey şu, o kirli su asla ve asla İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kanalizasyon hatlarından gelmiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZSU’yu kötülemek amaçlı bir kurgunun gerçekleştirildiği, çok emin olduğumuz kötü ve haince bir davranış. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU üzerine düşeni yapıyor. Bizim gurur duyduğumuz arkadaşlarımızdır. Böyle bir iftirayı hak etmediler. Bu mübarek günde bu yapılmaz, ahlaksızlıktır, vicdansızlıktır, insafsızlıktır. Komplo olduğunu biz anladık, yapanlara yazıklar olsun” diye konuştu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi mart ayı meclis toplantılarının ikinci birleşimi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın yönetiminde yapıldı. 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutlayarak konuşmasına başlayan Başkan Dr. Cemil Tugay, “Ülkemizin pek çok meslek dalında o mesleği çok iyi yapan insanlara ihtiyacı var ama belki de en önemlisi doğrudan insan hayatıyla ilgili olduğu için hepimizin iyi hekimlere, iyi doktorlara ihtiyacı var. Bu kadar önemli insanları, acil servislerde, ameliyathanelerde, yoğun bakımlarda, eline geçirdiği sopayla, satırla, bıçakla, silahla öldürmeye ya da yaralamaya çalışan bir takım insanlar var.
Ben 30 yıl hekimlik yaptığım için, insanların ne kadar kolay önyargılara kapıldığını biliyorum. Çok ağır hastalık geçirirken, zaten kurtulma şansı çok düşükken, ameliyat masasında olumsuz bir şey yaşama riski yüksekken, bu da önceden insanlara söylenmesine rağmen ‘doktor suçlu’ deyip duygusal tepkisini tamamen hekimlere, sağlık çalışanlarına yöneltenler var. Saldırdıkları insanın başka insanların hayatını kurtarmak için çalışan bir insan olduğunu unutmamak lazım. Bu ihtimamı göstermezse toplumumuz ülkemiz yasalarımız, yöneticilerimiz, bugün yaşadığımız gibi hekimlerimizi moralsiz, isteksiz hale getirebiliriz, kaybedebiliriz. Emekli olurlar, yurt dışına giderler, özel hastanelere gider çalışırlar. Bugün ilçe devlet hastanelerinde olduğu gibi özellikle belli branşlarda bütün hastanelerde hekim kayıpları yaşayabiliriz. Bizler kendi yetiştirdiğimiz hekimleri kaybediyoruz” diye konuştu.
Tugay: “Biz tedbirlerimizi aldık”
Bütçeden yapılan kesintiler hakkında konuşan Başkan Tugay, “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntının nedeni, son 3 aydır 4 milyar 600 milyon lira parasının Hazine’den, kaynağından kesilmiş olmasıdır. Geçici bir durumdur, biz tedbirlerimizi aldık. Hükümetimizin bize anlayışlı davranmasını dilerdik, beklerdik, isterdik. Geçmişten gelen bir borç; pandeminin olduğu, ekonomik krizin, depremin olduğu zamanlardan bir borç. Bizden faizin faizinin faizinin faizi de kesiliyor. Bir ekonomik sıkıntı yaşatılıyor. Elimizden geldiğince işleri aksatmamaya çalışıyoruz. Vicdanen kabul etmediğinizi, doğru bulmadığınıza inanıyorum.
Halka hizmetle sorumlu olan İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin şu andaki yönetiminin geçmiş dönemin bunalımlı günlerinden gelen borçlarının bugün bu şekilde bütçenin yüzde 45’ini bulacak şekilde kesilmesini halka hizmette problem yaratacağı için, verilmiş taahhütleri yerine getirmede soruna neden olacağı için doğru bulmamamız gerekiyor. Sizin de doğru bulmamanız gerekiyor. Devletin doğru bulmaması gerekiyor. Buna silkeleme ismi verildi. Gereği yerine getiriliyor. Bizi silkeleyenlere söylemelisiniz bunu” diye konuştu.

“Yapanlara yazıklar olsun”
Başkan Dr. Cemil Tugay, yağmur suyu hatlarında biriken ve kirlilik içermeyen suların denize deşarj edilmesine ilişkin görüntüler üzerinden yürütülen dezenformasyon çalışmaları hakkında konuştu. Tugay, “Konak’ın merkezinde o kapaklar, yağmur suyu kanalıyla bağlantılı kapaklar. Şehrimizde yağmur suyunu kanalizasyondan ayırdığımız, yağmur suyu drenajının olduğu hatlar var. Yağmur ızgaraları var, onların kanalları var. Bu sular yakınındaki dereye, bazı noktalarda Körfez’e dökülüyor ama dökülen su yağmur suyu. Tuhaf olan şey şu; yağmurun yağmadığı bir zamanda kirli bir su bu kanala dökülüyor ve buradan deşarj oluyor.
Yağmurun yağdığı zaman normalde orada belli bir seviyeden sonra kapaklar açılıyor, yağmur suyu denize dökülüyor. Bunda bir anormallik yok. Ama yağmur olmayan havada, üstelik Anadolu Ajansı kameramanı, muhabirleri davet ediliyor, sistem kuruluyor. Kameralar çekime hazır, havalanmaya hazır dron bulunuyor. Hazırlıktan sonra birdenbire oradan kirli su geliyor ve o su oradan körfeze dökülüyor. Kesin olan şey şu; o kirli su asla ve asla İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kanalizasyon hatlarından gelmiyor. Yağmur suyu kanallarına biliyorsunuz zaman zaman vatandaşlarımız temizlik sonrasında kirli su falan dökerler. Ama bunun miktarı biraz fazla olduğu için, daha önemlisi bu olayla ilgili olarak önceden AA’nın muhabirleri, foto muhabirleri, kameramanları oraya çağırıldığı için, hazır tutulması sağlandığı için kurgusal bir şey olduğunu, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZSU’yu kötülemek amaçlı bir kurgunun gerçekleştirildiği, çok emin olduğumuz kötü ve haince bir davranış. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU üzerine düşeni yapıyor. Bizim gurur duyduğumuz arkadaşlarımızdır. Böyle bir iftirayı hak etmediler. Bu mübarek günde bu yapılmaz, ahlaksızlıktır, vicdansızlıktır, insafsızlıktır. Komplo olduğunu biz anladık, yapanlara yazıklar olsun” şeklinde konuştu.