İzmir’in Urla ilçesinde yaklaşık 65 dönüm büyüklüğündeki alanda bir adet jeotermal sondaj
lokasyonu için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı birimleri tarafından ÇED
sürecinin başlatılmasının ardından doğaseverler ve bölge sakinleri duruma tepki göstermek
için bir araya geldi.
Düzenlenen etkinliğe CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP Urla Belediye Başkan Adayı
Selçuk Balkan, CHP Urla İlçe Başkanı Pelin Karasakal, CHP Urla Belediye Meclis Üyesi Adayları,
STK’lar ve vatandaşlar katılım gösterdi.
10 Mart 2024 Pazar günü Urla’nın Yağcılar Mahallesi’nde köy meydanında bir araya gelen
vatandaşlar daha sonra Altınköy Koyu’ndan jeotermal sondajı açılmak istenen bölgeye
yürüyüş düzenlendi.
‘JEOTERMAL KAYNAK ARAMA ADI ALTINDA RANTA VE TALANA İZİN VERMEYECEĞİZ’
Doğup büyüdüğü bölgeye hâkim olan ve bugüne kadar bölgedeki çevre davalarında taraf
olan CHP Urla Belediye Başkan Adayı Selçuk Balkan verilmek istenen arama ruhsatının, iptal
edilen ruhsat ile aynı durumda olduğunu belirtti. Balkan konuşmasında ‘Bugün karşı çıkmak,
tepki koymak istediğimiz şey, Altınköy sırtlarında daha önce SİT’ten dolayı iptal olan
Jeotermal Kaynak Arama Ruhsatı’nın hemen iki – üç kilometre kaydırılarak tekrar aranmak
istenmesidir. Bizim için her şeye karşı çıkıyorlar gibi algı oluşturmak istiyorlar. Biz her şeye
karşı çıkmıyoruz. Doğaya, çevreye ve insan sağlığına zarar verecek olan çalışmalara karşı
çıkıyoruz. Örneğin biz, Rüzgâr Enerji Santrali yapılmasın demiyoruz. Biz, bir tane Rüzgâr
Enerji Santrali yapılırken 1000 tane çam ağacı kesileceğine daha uygun yerlerde, Hollanda
gibi denizin ortasında yapılsın diyoruz. Jeotermal kaynağı aranması dediğimiz de ilk
karşılaşacağımız durum yeraltı sularının kirlenmesi olacak. Zaten mevcut şartlarla devam
edildiğinde ilçemizde 10 yıl sonra her artezyenin başına arıtma cihazı koymak zorunda
kalacağız. Bizler doğamızı, çevremizi korumak için mücadele ediyoruz. Jeotermal kaynak
arama adı altında ranta ve talana izin vermeyeceğiz’ ifadelerine yer verdi.
Geçtiğimiz haftalarda açıkladığı projelerini hatırlatan ve bölgenin korunması için önemli bir
projeye imza atmak istediklerini belirten Balkan açıklamasının devamında ‘Göreve
geldiğimizde de Enstitümüz ve Orman Bakanlığı’mızla yapmayı planladığımız, Kokar
Limanı- Tatar Köprüsü ve Sığacık Körfezi arasında bulunan ‘URLA GÜNEY ORMANLARI
MİLLİ PARKI’ projesi ile doğamıza zarar verecek bu tarz girişimleri engellemek istiyoruz.
Ayrıca burada belirtmek isterim ki bugüne kadar olduğu gibi 1 Nisan 2024 gününde sonra
da bu davaların tarafı ve takipçisi olacağım’ diye konuştu.
Çevreci Avukat Şehrazat Mercan, sürece ilişkin bilgilendirmede bulunarak bu sürecin
birliktelik ile aşılacağının altını çizdi. Mercan yaptığı açıklamada ‘İzmir Valiliği İZKA’nın Şubat
2022 İzmir İlindeki Jeotermal Kaynakların Potansiyeli, Kullanım Alanları, Ekonomik Ve
Çevresel Etkilerinin Belirlenmesi Araştırması verilerine göre, 30-35 C derecedeki suyun,
yerine ulaşmada olası 10 c derece kayıpla verimli olmayacağı ortadadır. Başlatılan ÇED
sürecindeki Proje Tanıtım Dosyasında da bu veriler yer almaktadır. Suyun ısısının çok
düşük olmasına rağmen, bu alanda sondaj araştırma ruhsatı verilerek ÇED sürecinin
başlatılması, fizıbıl da değildir. Bölge Doğal SİT derecelendirmesi yönünden “nitelikli
koruma alanı” olması ve kıyıdaki plajlardan halkın yararlandığı zengin ve hassas bir
bölgede böyle bir arama ruhsatı verilmesi, bilime, hukuka tamamen aykırıdır. Sadece
bugün değil, bundan sonra da doğamıza sahip çıkalım ve mücadelemizde ortak olun’
çağrısında bulundu.
Önümüzdeki yerel seçimlerin sıradan bir seçim olmadığı belirten CHP İl Başkanı Şenol
Aslanoğlu yaptığı açıklamada ‘Şimdi önümüzde yerel seçim var. Bu seçim; Buca Cezaevi’nin
olduğu yer yeşil alan olarak kalsın diyenlerle AVM’ler, apartmanlar yapalım diyenler
arasında. Bu seçim İnciraltı yeşil kalsın diyenlerle İnciraltı’nı betona boğalım diyenler
arasında. Bu seçim yalandan çevreci gözükenler, lansman toplantısında zeytin ağacı fideleri
getirip ortalıkta bırakıp hepsini kurutan Hamza Dağ ile lansman törenine katılan her kişi
adına ağaç diken Cemil Tugay arasında. Biz bu seçimlere böyle gireceğiz. Bu seçimlerden
sonra da hep birlikte doğaya, çevreye sahip çıkmaya devam edeceğiz. Başkanımızın da;
Homeros Vadisi’ni apartman yığını yerine Âşık Veysel Rekreasyon Alanı haline getiren Aziz
Kocaoğlu’ndan, AVM’ler yapmak yerine OliVelo Yaşam Parkı haline getiren Tunç
Soyer’den, İnciraltı Kent Ormanı’nı yapan Ahmet Piriştina’dan devraldığı bayrağı gururla
taşıyacağına ve daha ileriye götüreceğini düşündüğümüz başkanımız var. Yolu açık olsun’
ifadelerine yer verdi.